Avni Özgürel etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Avni Özgürel etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

28 Temmuz 2013 Pazar

600 yıl süren güvensizlik-Avni Özgürel

Kemal Tahir, ölümünden önce 'Topal İhanet' adlı bir tarihi roman üzerinde çalışıyordu.


Kemal Tahir, ölümünden önce 'Topal İhanet' adlı bir tarihi roman üzerinde çalışıyordu. Sonra bu eser için tuttuğu notlar yayımlandı. Özeti şu: Osmanlı şayet Timur'un vurduğu amaçsız darbenin etkilerini telafi için vakit kaybetmese tarih başka türlü akardı. Sadece Türk tarihinin akışı değil Avrupa tarihinin de yönü değişirdi. Bu fikirde bir açıdan haklılık payı var kuşkusuz. İstanbul'un fethi dahil 1500'e kadar meydana gelen gelişmeler 30-35 yıl erkene çekilse tarih başka türkü akardı elbette. Fatih'in İstanbul'u fethetmiş bir Osmanlı devletinin tahtına çıktığını ve Avrupa'ya yöneldiğini düşünün. Kanuni'nin yaşlılık yıllarında değil delikanlılık çağında Viyana kapılarına dayandığını v.s.

Ama olmadı...

Toplumu kaplayan inanç-Avni Özgürel

Tarikat yapılanmasının bulunmadığı din yok. Bu açıdan Musevilik ve Hıristiyanlık tarikat okyanusu sayılabilir.


Tarikat yapılanmasının bulunmadığı din yok. Bu açıdan Musevilik ve Hıristiyanlık tarikat okyanusu sayılabilir. Keza Hinduizm... Günümüzde bunlardan kaçının yaşadığı bilinmiyor. Ama bir hesaba göre geçmişte sadece Musevi ve Hıristiyan inancı çevresinde kurulmuş iki bine yakın tarikat var. Üstelik bunlara her sene yenileri ekleniyor. İslam çevresinde kümelenmiş tarikat sayısı da az değil.

İslam dünyasında tüm tarikatlar kendilerini Hz. Ebubekir ve Hz. Ali'yle ilişkilendirmelerine karşılık, bugün bilinen manasıyla ilk tarikatın Yemen'de ortaya çıktığı konusunda ittifak var. Kurucusu da Hz. Muhammed'e onu görmeden büyük bir sevgiyle bağlanan ve görmek için Yemen'den Medine'ye kadar yaya gelen Üveys. 

Görüntüyle geçmis zaman-Avni Özgürel

Görüntüyle geçmis zaman

Bırakın asırlar öncesinin, dün diyeceğimiz kadar yakın geçmişin dahi sık sık hatırlanmasını gerektiren bir toplumsal bellek zaafımız var.


Bırakın asırlar öncesinin, dün diyeceğimiz kadar yakın geçmişin dahi sık sık hatırlanmasını gerektiren bir toplumsal bellek zaafımız var. Bugünün Türkiyesi'nde 'milyon lira' mana ifade etmiyor, milyar lira sıradan... 

Oysa benim yaş kuşağım için dahi 40 para yani 1 kuruş, 100 para yani 2.5 kuruş manalıydı. 
Büyük kentlerde doğalgazla ısınıyoruz şimdi. Ama daha düne kadar devlet memurlarına tahsis edilen kokkömürü ayrıcalığı imrenilecek bir şeydi ve erkek çocuklarının bir görevi de kış kapıya dayanmadan evlere çeki çeki taşınan odunların kömürlüklerde düzgün istifini sağlamaktı. 

Atatürk'ün not defterleri-Avni Özgürel

Atatürk'ün not defterleri

Türkiye Cumhuriyeti, devlet kurucusuna ait her şeyi muammaya dönüştürmeyi, üstelik bunu 'anısını muhafaza' adı altında gerçekleştirmeyi başardı.

Türkiye Cumhuriyeti, devlet kurucusuna ait her şeyi muammaya dönüştürmeyi, üstelik bunu 'anısını muhafaza' adı altında gerçekleştirmeyi başardı. 

Sonuçta ondan geriye, müze evler, heykeller, fotoğraflar, Türk Tarih Kurumu'nun süzgecinden geçirilmiş ve çoğu fazla bir şey anlatmamak için kaleme alınmış hatıratlar vb. kaldı. Hatırlayın, 12 Eylül darbecileri uzun bir zaman rozet ve büstle uğraştıktan sonra bir ara yılan hikâyesi Atatürk filmini yaptırmaya kafalarını takmış, bunun için komite kurup 'ilmi' toplantı düzenlemişlerdi ve o sırada Kenan Evren, "Filmde artık onun rakı içtiği gösterilebilir" demişti. 

Haini kahraman sanmak-Avni Özgürel

Haini kahraman sanmak

Christian Lindemans
Fikirlerini, eylemlerini, yöntemlerini başkaları kabul etmese de, kendilerince bir idealin peşine düşen ve o uğurda savaşan insanlar taraftarlarının gözünde kahramandır.

Fikirlerini, eylemlerini, yöntemlerini başkaları kabul etmese de, kendilerince bir idealin peşine düşen ve o uğurda savaşan insanlar taraftarlarının gözünde kahramandır. Bizim tarihimizde de, dünya tarihinde de bunun çok sayıda örneği var. Hepimiz bir çırpıda inananlarının gözünde idol olan ama çevresi dışında terörist sayılıp takibata uğrayan pek çok kişinin ismini sayabiliriz. Bu bakımdan 'kahraman' bildik bir fenomendir. Kimin gözünde Jean Dark, kiminin gözünde Che Guevera, Cem Sultan, Köroğlu, Pir Sultan Abdal... Yakın tarihten aklınıza gelen ismi siz ekleyin.

30 Mayıs 2013 Perşembe

Özgürlük umuduyla yıkım- Avni Özgürel

Her sene mayıs ayı sonunda Almanya'da yaşayan Müslümanlar mahiyetini fazla bilmedikleri bir anma töreni için Münih Camii'nde bir araya geliyor.

İkinci Dünya Savaşı sırasında Alman orduları geri çekilirken onlarla birlikte göçmen olarak Avrupa'ya gelen; savaş sonunda yerleştirildikleri topraklarda müttefiklere esir düşüp Rus infaz birliklerine teslim edilen 7000'i aşkın insan Kur'an ve mevlid okunarak anılıyor.

Her sene mayıs ayı sonunda Almanya'da yaşayan Müslümanlar mahiyetini fazla bilmedikleri bir anma töreni için Münih Camii'nde bir araya geliyor.

Osmanlı merasim düzeni-Avni Özgürel

Türkiye, Cumhuriyet Bayramı münasebetiyle Çankaya'da verilen resmi davetin gerginliğini hâlâ üzerinden atamadı.

Türkiye, Cumhuriyet Bayramı münasebetiyle Çankaya'da verilen resmi davetin gerginliğini hâlâ üzerinden atamadı. Atamadı zira, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in başörtü konusundaki tavrı başka kurumlara da sirayet etmeye başladı. En kötüsü devlet merasimi olarak dikkat çekmesi gereken bayramlar kriz dönemeçleri haline geldi.

Fetihten terke kadar Girit-Avni Özgürel

AB kapısında son dönemece giren Türkiye'nin karşısında sorunlardan biri olarak duruyor.

AB kapısında son dönemece giren Türkiye'nin karşısında sorunlardan biri olarak duruyor. Görünen o ki Kıbrıs konusunda anlaşma sağlanamazsa, Türkiye'nin tam üyelik müzakerelerine başlama şansı yok gibi. Bir buçuk asır önce aynı durum Girit için geçerliydi. O dönemde de Osmanlı'nın Batı'yla uzlaşma hamleleri, Girit meselesinin halli şartına gelip dayanıyordu.

Sultan Aziz'in Avrupa seyahati sırasında görüştüğü Fransız ve İngiliz siyasetçileri, Girit'in Yunanistan'a terkine rıza göstermesi halinde Türkiye'nin mali ve siyasi sorunlarının çözümü için engellerin ortadan kalkacağını, Osmanlı'nın toprak bütünlüğü konusunda endişelerin silineceğini söylemişlerdi.

Kore savaşı unutulmasın-Avni Özgürel

Genç kuşaklar Dünya Futbol Şampiyonası dolayısıyla Kore'yle tanıştılar, Kunuri adı muhtemelen onlarda hiçbir çağrışım yapmıyor.

Genç kuşaklar Dünya Futbol Şampiyonası dolayısıyla Kore'yle tanıştılar, Kunuri adı muhtemelen onlarda hiçbir çağrışım yapmıyor. Oysa 53 yıl önce tıpkı bugün Irak'a asker gönderilip gönderilmemesi kararına benzer bir dönemeçteydi Türkiye ve ABD'ye verdiği 'Varız' cevabının bedelini resmi rakamlara göre 741 şehit ve 2 bin 68 yaralıyla ödemişti.

Diyojen gülmeyi öğretti-Avni Özgürel

Namık Kemal, Menemenlizade Rıfat Bey'e yazdığı mektupta zihnine adeta çakılan 1870 senesinin 17 Mayıs gününü anlatıyor...

Namık Kemal, Menemenlizade Rıfat Bey'e yazdığı mektupta zihnine adeta çakılan 1870 senesinin 17 Mayıs gününü anlatıyor: "O günün bergüzar hatırası Diyojen'in çıkışı oldu. Diyojen Osmanlı ülkesinde ilk mizah mecmuasıydı. Teodor Kasap'la ihtam-ı kabih (çirkin yakıştırmalar) suretiyle oynanan hezeliyattan (saçmalamalar) gayrı göze ve fikre yarar nesnesi olmayan vatanda bir mizah gazetesi neşrine o gün karar verdik. Gittiğimiz Kâğıthane'nin o bahar sabahı harikulade güzelliği bize sadece şairane duygular değil, cümle duyguların tebessüme yol olacak taraflarını bulmak, ciddi olarak söylendiğinde kaza-bela tufanı olacak hakikatleri mizahi bir üslup ile; şikâyetlerine şifa, yalnızlığına dost, sevgisine vefa görmediği için insanlardan kaçarak çareyi tek başına yaşamakta bulan eski Yunan filozofu Diyojen gibi dertlerimizle baş başa kalabilmek için çıkaracağımız mizahi gazetenin ismini Diyojen koyduk. 

15 Mayıs 2013 Çarşamba

Koca Mısır icrada gitmişti-Avni Özgürel

Mısır Valisi Kavalalı Mehmet Ali Paşa, Osmanlı tarihinin son asrına damgasını vuran isimlerden biriydi.


Mısır Valisi Kavalalı Mehmet Ali Paşa, Osmanlı tarihinin son asrına damgasını vuran isimlerden biriydi. Zekâsı, diplomasi kabiliyeti ve fırsatçılığıyla herkese parmak ısırttığına şüphe yok. 

Cin fikirli valinin 2. Mahmud döneminde, sadrazam Koca Hüsrev Paşa'yla kanlı bıçaklı olduğu biliniyor. Paşa'nın görevden uzaklaşmasını sağlamak için makamını terketmeye bile hazır olduğu, bunu sağlamak için ona  "İkimiz de ihtiyarladık. Artık dünya nimetlerinden elimizi çekelim, Medine-i Münevvere'ye yerleşip Ravza-i Mutaharra'ya komşu olalım ve ömrümüzün geri kalanını orada geçirelim" teklifini ilettiği de söylenir.

İbrahim Paşa ve kadro-Avni Özgürel

Devletin zirvesinde adeta bir 'ip çekme' oyunu oynanıyor. İtimatsızlık, kuşku, kaygı diz boyu. Birilerinin Başbakan'ı gereksiz, zamansız tartışmalarla köşeye sıkıştırmanın hesabını yaptığını geçen ay yazmıştım.


Devletin zirvesinde adeta bir 'ip çekme' oyunu oynanıyor. İtimatsızlık, kuşku, kaygı diz boyu. Birilerinin Başbakan'ı gereksiz, zamansız tartışmalarla köşeye sıkıştırmanın hesabını yaptığını geçen ay yazmıştım. 'Madem direksiyonda ben varım, yolumda dümdüz giderim' inadıyla asfalttaki her çukura düşmeyi kararlılık sanan şoför misali ilerleyen Başbakan Erdoğan biraz tarihe baksa, esneklik yoksunluğunun çoğu zaman iyi işlerin önünü kestiğini, modernleşme sürecinin önünü tıkadığını görebilir. 

Galiçya ve Yemen gerçeği-Vatan uğruna can verenler-Avni Özgürel


Galiçya ve Yemen gerçeği

Osmanlı ordusu Birinci Dünya Savaşı sırasında Galiçya'ya Almanya'nın  ısrarıyla gitti.


Osmanlı ordusu Birinci Dünya Savaşı sırasında Galiçya'ya Almanya'nın  ısrarıyla gitti. 7 bin Türk askerinin öldüğü Galiçya Türkiye'ye ait değildi. 2 bin şehit verilen Yemen de aslında çoktan gözden çıkarılmıştı. Tartışma 1. Ordu Komutanı Orgeneral Çetin Doğan'ın "Mehmetçiğin kanını Galiçya'da, Yemen'de akıttık. Niçin akıttığımızı hâlâ soruyoruz" demesiyle başladı. Irak'a asker gönderilmesi gündemdeyken söyleyen sözlerin anlamı açık: Orada ne işimiz var!

ABD'nin 'Asker gönderin' çağrısına olumlu yanıt verilmesini savunanlar açısından 'pişmiş aşa su katmak'tı Doğan'ın açıklaması. 

Irak'a hiçbir şekilde bulaşılmaması gerektiğini savunanlar açısından ise 'tarihi uyarı!'

İlk Türkçüler solcuydu-Avni Özgürel

Bir süre önce Atillâ İlhan yazdı; ardından Sultan Galiyev'le ilgili yayınlar gündeme geldi.

Bir süre önce Atillâ İlhan yazdı; ardından Sultan Galiyev'le ilgili yayınlar gündeme geldi. Şimdi de, yakın zamana kadar yan yana gelmez sanılan iki gençlik kesimi, Ülkü Ocaklı ve İşçi Partililer miting meydanında buluştular.


Günümüz ülkücü gençlerinin siyaset alanında savunduklarıyla İşçi Partili gençlerin arkasında yürüdükleri programın benzeşir yanı yok elbette; ama Irak'a asker gönderilmesi tartışmalarının çağrıştırdığı 'ulusçu' motifler, bunları giderek daha güçlü vurgulamaya başlayan İşçi Partisi'ni benzer söylemin sahibi ülkücülerin yanında saf tutma noktasına getirdi. Bu tablonun geçen yüzyılın ilk çeyreğinde yaşananları hatırlatmaması imkânsız. Rusya'nın devrimin sancısıyla kıvrandığı günlerde Çarlık idaresinin baskı ve zulmünden yılmış Türk topluluklarının ve aydınlarının Bolşeviklerin yanında yer aldığı unutulmadı.

Kıyamete doğru giden yol-Avni Özgürel

Washington 11 Eylül sonrası İslam dünyasında kendisine yönelik öfkenin hangi boyuta tırmandığının ve bunun 21. yüzyıl için öngördüğü uluslararası düzen açısından ne denli tehdit oluşturduğunun farkında değil.


Washington 11 Eylül sonrası İslam dünyasında kendisine yönelik öfkenin hangi boyuta tırmandığının ve bunun 21. yüzyıl için öngördüğü uluslararası düzen açısından ne denli tehdit oluşturduğunun farkında değil.

3 Mayıs 2013 Cuma

Osmanlı'da turizme bakış-Avni Özgürel

Turizmin kavram olarak kullanılmaya başlaması, hele hele ekonomik kaynak olarak algılanması bütün dünyada yeni. Askeri amaçlar dışında 19. Yüzyıl'a kadar dünyayı adımlayanlar sadece sömürge yönetimlerinde çalışanlar, tüccarlar, maceracı seyyahlar ya da Hıristiyan misyonerleriydi.


Turizmin kavram olarak kullanılmaya başlaması, hele hele ekonomik kaynak olarak algılanması bütün dünyada yeni. Askeri amaçlar dışında 19. Yüzyıl'a kadar dünyayı adımlayanlar sadece sömürge yönetimlerinde çalışanlar, tüccarlar, maceracı seyyahlar ya da Hıristiyan misyonerleriydi. Turizm, ABD'ye göç akınının sonucunda oluşan akrabalık bağları, 1. Dünya Savaşı'nda kader birliği yapan kıta Avrupası'yla Amerika arasındaki yakınlaşma ve Hindistan'da tutunmaya çalışan İngiltere Krallığı'nın teşvik ettiği Uzakdoğu'ya ilgi sonucu ortaya çıkan; buharın güç kaynağı olarak demiryolu ve gemilerde kullanılmasıyla sektör boyutuna gelen bir faaliyet.

'ABD denilen ülke nerede?'Avni Özgürel

Kristof Kolomb'un hep batıya giderek Hindistan'a ulaşmak için Avrupa'da pek çok hükümdara başvurduğu bilinir.


Kristof Kolomb'un hep batıya giderek Hindistan'a ulaşmak için Avrupa'da pek çok hükümdara başvurduğu bilinir. Arif Molla'nın 'Menakıpname'sinde ünlü kâşifin İstanbul'a gelip 2. Bayezid'ten yardım istediği var. Molla, "Bayezid babası Fatih Sultan Mehmed gibi dirayetli olmadığından, ulema ve vüzere ne derse onu kabul eder biriydi. Ulema, ahir zamanda yeni dünya mı olur diyerek teklifi kabul ettirmemişlerdi" diyor.

Bu iddia ne kadar doğrudur bilinmez. Bilinen 1783'te İngiltere'den bağımsızlığını kazanan 3 milyon nüfuslu Amerika'nın 1803'te Louisiana'yı Fransa'dan satın alarak geliştikten sonra ticaret gemileriyle Akdeniz'i doldurduğu. Osmanlı'nın Cezayir eyaletiyle korsanlardan korunma karşılığı yılda 12 bin altın ödemeyi öngören bir anlaşma yapan Amerika, 1797'de Tunus ve Trablus'la da 'barış ve dostluk' anlaşması imzaladıktan sonra koruma şemsiyesini pekiştirmek amacıyla İstanbul'la ilişki kurma çabasına girdi. Daha önce kongre tarafından 'Eski Dünya'nın büyük devletleriyle ilişki kurmakla görevlendirilen Benjamin Franklin, Thomas Jefferson ve John Adams'ın müşterek girişimlerinin netice vermemiş olması dolayısıyla ABD yönetiminin Cezayir Dayısı'na başvurup bir askeri geminin onun hediyelerini padişaha iletmek bahanesiyle İstanbul'a gönderilmesini sağladığı biliniyor.

Eskiden yüzmek züppelikti-Avni Özgürel

Osmanlı yaşam tarzına 'devlet dairesi' sonradan dahil oldu. Konak ve yalıların selamlık kısmı, aslında erkeklerin bürolarıydı.


Osmanlı yaşam tarzına 'devlet dairesi' sonradan dahil oldu. Konak ve yalıların selamlık kısmı, aslında erkeklerin bürolarıydı. Sarayda görevli olanlar ilk zamanlar atla, sonra faytonla gittikleri kubbealtında işlerini gördükten sonra evlerine döner, çalışmalarına burada devam ederlerdi. Bir yerden bir yere gitmenin uzun zaman almasının kaçınılmaz hale getirdiği şey, ev merkezli hayattı. Kış mevsiminde zorunluluk olmadıkça dışarı çıkılmaz, dükkânlar en çok ikindi vaktine kadar açık olduğu için, ihtiyaçlar erkenden tedarik edilir, sonraki saatlere fazla bir iş bırakılmazdı. 

Cariyeliğin bittiği günler-Avni Özgürel

Osmanlı İmparatorluğu'nun kuruluşundan tarih sahnesinden çekilmesine kadar, saray ve harem herkesin ilgisini çekti. Osmanlı'ya mahsus bir şey değildi harem; ama, var olduğu hiçbir yerde Osmanlı'daki kadar etkin olmadı.


Osmanlı İmparatorluğu'nun kuruluşundan tarih sahnesinden çekilmesine kadar, saray ve harem herkesin ilgisini çekti. Osmanlı'ya mahsus bir şey değildi harem; ama, var olduğu hiçbir yerde Osmanlı'daki kadar etkin olmadı.

Padişahın kızı dul kalınca-Avni Özgürel

Osmanlı tarihinin kaydettiği trajik vakaların en çarpıcı olanlarından biri 'Kazvin Faciası'dır. Kanuni'nin gözbebeği oğlu şehzade Mehmed'in 22 yaşında beklenmedik anda ölümünden sonra haremde hangi hasekinin oğlunun tahta çıkacağı konusunda hayat memat yarışı başlamıştı.


Osmanlı tarihinin kaydettiği trajik vakaların en çarpıcı olanlarından biri 'Kazvin Faciası'dır. Kanuni'nin gözbebeği oğlu şehzade Mehmed'in 22 yaşında beklenmedik anda ölümünden sonra haremde hangi hasekinin oğlunun tahta çıkacağı konusunda hayat memat yarışı başlamıştı.