-Anadolu’dan Tehcire/zorunlu göçe uğrayan Ermeniler Halep yakınlarına ve Deyrizor şehri’ndeki çadır kamplara yerleştirildiler.
-Göçmenlerin sayısı 1916 yılı şubat ayı içinde 486 bin rakamına kadar ulaştı.
-ABD’de Ermeni göçmenler için 30 milyon dolarlık yardım kampanyası açıldı.
Ermenilerin savaş bitinceye kadar Suriye ve Irak topraklarına zorunlu sevk ve iskanı böylece başladı. İnsanları olay bölgelerinden evinden alıp kafileler halinde “göç ettirme” gerçekten çok zor bir görevdi. Hem göç edenler ve hem de göç ettirenler açısından. Göç ettirme işlemi öncelikle Zeytun yöresinden başladı. Ermeni isyanları için “çıbanbaşı” olarak görülen Zeytun Ermenileri öncelikle Kayseriye daha sonra da Adana üzerinden Halep tarafında doğru gönderildiler. Ermeni isyanlarının çıktığı Sivas yöresinden, Van bölgesinden, hatta Erzurum, Elaziz, Erzincan yöresinden Ermeniler kafileler halinde göç ettirildiler. Başlangıçta “Sevk ve iskan” olarak başlayan uygulama kişilerin kendi iradesi dışında “zorunlu göç” halini aldığından bu duruma “TEHCİR” veya “TEBİD” kavramları uygun görüldü. 1915 yılı yaz ayları Ermenilerin öncelikle Suriye’deki Deyr-i Zor şehrindeki ana kampa gönderilmeleri ile başladı. Göçmenlerin geride kalan mal ve mülklerinin devlet tarafından koruma altına alındığı hakkında yasalar çıkarıldı. Göç ettirilenler içine Ermenilerden “Gregoryen” mezhebine dahil edildi. Protestanlar ve Katolikler tehcir’den muaf tutulmuştu. Göç ettirme yetkisi valilere ve bölge kumandanlıklarına verildiğinden Ege ve Marmara bölgesindeki uygulama çok farklı oldu. İstanbul, İzmir, Bursa ve Kütahya yöresinden tehcire gidenlerin sayısı yok denecek kadar azdı.