İslam etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
İslam etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

7 Ağustos 2013 Çarşamba

Ahiret olmasaydı-En hayırlı ayrılık-Mustafa Ulusoy

Ahiret olmasaydı-1

Dilsiz bir yankıya dönerdi hayat denilen. Eğer ahiret olmasaydı, bir yere gitmeyip durakta öylesine beklemenin katmerli saçmalığıyla düğümlenirdik. Acılarımızın, kederlerimizin, yalnızlıklarımızın üzerindeki kutsallık mührü kalkar, zelil mahluklara dönerdik.
Soylu amaçlar bir bir katledilirdi eğer bir diyar-ı aher olmasaydı.
Ne hafızanın bir manası kalırdı, ne acı tatlı hatırlamaların, ne de nisyanların, unutmaların. Biz varlığa, varlık bize yabancı yabancı bakakalırdık. Geçen her anı ebediyen kaybetmenin yasını tutardık bir ömür boyu.

12 Mayıs 2013 Pazar

İttihad-ı İslam'ın Doğum Sancıları-Fuat Türker


Bugün İslam coğrafyasında yaşanan olaylar, üzerinde önemle düşünülmesi gereken gelişmelerdir. Anti demokratik yönetimlerin yıllardır süregelen baskıcı yönetimleri altında tutsaklığı yaşayan insanların tepki göstermeleri, baskıların kalkması ve demokratikleşme yönündeki ilerlemeler kuşkusuz memnuniyet vericidir. Gelişmeler, İttihad-ı İslam'ın yakınlaştığı yönünde ümitleri daha da artırmıştır.

İslam ülkelerinde yönetimde olanlar, mezhebi ne olursa olsun her vatandaşına aynı mesafede olmalı, her bireye eşit imkanlar sağlamalıdır. Halkın huzuru yoksa bu, Kur'an ahlakının tam anlamıyla yaşanmadığı anlamına gelir. Kur'an ahlakını yaşayan yöneticiler görevlerinin hizmet olduğunun ve halkın insanca yaşaması gerektiğinin bilincinde olurlar. Baskıcı yöntemlerle, farklı görüşteki insanların meşru taleplerini engellemek hatadır; Allah'ın hoşnut olmayacağı bir davranıştır. Gerçek özgürlük, barış ve güvenin sağlanabilmesi, Kur'an'ın haber verdiği ve Peygamberimiz (sav)'in işaret ettiği yol izlendiğinde gerçekleşecektir.

23 Nisan 2013 Salı

Büyüklenmenin Karşılığı; Aşağılanma- Fuat Türker


Çevrenizdeki bir çok insanda büyüklenme duygusunu görebilirsiniz. "Ene" denilen enaniyet, ya da kendine benlik verme İblis ile başlar, tarihte de Firavunların, Nemrutların en önemli özelliğidir. Bu duygu bedenini kapladığında insanın şuuru kapanır. Kişi şeytanlaşır, Deccalleşir, Firavunlaşır ve Nemrutlaşır. Gurur, kibir ve kendini beğenmişlikten kontrolünü kaybeder. Bediüzzaman'ın ifadesiyle ”sırf ene kesilir.” Herşeyde kendi aklını beğenir, her fikrinin doğru olduğunu düşünür, herşeyi en iyi o bilir, en akıllı odur, en güzel konuşan odur, herşeyde en doğru tehşisi o koyar; onun üstünde akıl yoktur. Kur'an ise bu azgınlaşan kimselere, “Her bilenden daha fazla bir bilen vardır” ifadesiyle en güzel cevabı verir.

Allah'ın Yardımcıları Kimlerdir? - Fuat Türker


Kur'an'da Hz. İsa(as) kavmine şöyle seslenir: "Allah için bana yardım edecekler kimdir?"


Havarileri cevap verir: "Allah'ın yardımcıları biziz; biz Allah'a inandık, bizim gerçekten Müslümanlar olduğumuza şahid ol..." (Al-i İmran Suresi, 52)

İnsan Pek Zalim Pek Nankördür - Fuat Türker


Kur'an'ın, "Kendinden bir nimet olarak göklerde ve yerde olanların tümüne sizin için boyun eğdirdi. Şüphesiz bunda, düşünebilen bir topluluk için gerçekten ayetler vardır." (Casiye Suresi, 13) ayetiyle tüm evrenin "insan için" yaratıldığını düşünmeye çağrıldığınızı hiç düşündünüz mü?

16 Nisan 2013 Salı

İslam Ansiklopedisi ile bir çığır açıldı / AYŞE ADLI


Türkiye akademisinin Cumhuriyet tarihinde hazırladığı en nitelikli çalışma, şu günlerde tamamlanmak üzere. İslam Ansiklopedisi’nin en büyük başarısı, ilim adamlarına yeni bir vizyon vermiş olması belki de…
Ansiklopedi denince Meydan Larousse, Britannica, Gelişim Hachette’i hatırlar 70’ler, 80’ler nesli. Ne akla gelirdi o günlerde, ne ihtimal verilirdi içeriği ve menşei itibarıyla yerli bir kaynağın olabileceğine. Bilgi üretmeyeli çok zaman olmuştu. Olaylar, kavramlar, şahıslar başkaları tarafından tarif edilir, biz de kabul ederdik… 1980’lerin başlarında dinî ve sosyal konuları içerecek bir çalışma gündeme geldiğinde yaşanan tereddüdün temel sebebiydi bu. Biz yapamazdık! Türkiye Diyanet Vakfı, kendinden beklenmeyen, altından kalkacağına ihtimal verilmeyen bir işe soyunuyordu telif bir ansiklopedi hazırlığına girişerek… Yaşı müsait olanlar, İslam Ansiklopedisi’nin ilk cildini ellerine aldıklarında duydukları heyecanı, tedirginliği hatırlıyor hâlâ.

15 Nisan 2013 Pazartesi

Merhametin Kaynağı Allah, Temeli İmandır-Felaketler, Toplu Ölümler ve Allah'ın Merhameti...Fuat Türker


Merhametin Kaynağı Allah, Temeli İmandır
İnsandaki güzel özelliklerin tümünün kaynağı Allah'tır. İnsan Allah’a aşkla bağlıysa, O’nun sıfatları üzerinde tecelli eder. Merhamet de Allah'ın rahmetinin kulundaki yansımasıdır. O'nun rahmeti herşeyi kuşatmıştır ve O, merhamet edenlerin en merhametlisidir. Gerçek anlamda iyi, şefkatli ve merhametli olmak samimi imanın getirdiği büyük bir nimettir.

'Vefa Nedir, Bilir misin?' Fuat Türker


"Vefa nedir, bilir misin? Vefa arkanda bıraktığını, giderken yaktığını yabana atmamandır. Vefa; dostluğun asaletine, bir dua sonrası verilen sözlere, hayallere ihanet katmamandır. Vefa; ötelerin sonsuz mükafatı karşısında, cehennemi hafife almaman, ulvi güzellikleri dünyaya satmamandır." (Mevlana)

Vefa, sözünü yerine getirme, sözünde durma, sevgi, dostluk ve bağlılıkta kararlılık ve dini sorumluluklarını yerine getirme anlamlarına gelir.

“Yakınlarınızı Ateşten Koruyun”-İnsanın Fıtratı - Fuat Türker


“Yakınlarınızı Ateşten Koruyun”

“Ey iman edenler, kendinizi ve yakınlarınızı ateşten koruyun ki onun yakıtı insanlar ve taşlardır...” (Tahrim Suresi, 6) buyurur Allah. En yakınımız olan çocuklarımızın, özellikle okul öncesi döneminde her açıdan gelişimi ve sağlıklı dini eğitimi konularında sorumluyuz. Çocuklar üzerinde en önemli etken olan ve taklit ettikleri anne babanın davranışları, çocuğa doğrudan yansır. Anne babanın, dini yaşantısına göre çocuğa olumlu ya da olumsuz olarak katkıda bulunduğu açıktır. İmani yönden çocuğun uyanışı ailenin yönlendirmesine, verdiği bilgilere ve iyi örnek olmasına bağlıdır. Çocuk kendisine gösterilen ilgi ölçüsünde -Allah'ın dilemesiyle-dine karşı ilgili ya da ilgisiz olacaktır.

Birlikte Allah'ın İpine Sarılma Zamanı Gelmedi mi? - Fuat Türker


Biz Müslümanlar aşağıda bazılarını verdiğim ayetlerden de sorgulanacağımızın bilincinde miyiz? Bu ayetlere ne kadar itaat ettiğimiz konusunda tevilde bulunmadan kendimizi gözden geçirelim...

“Allah'ın ipine hepiniz sımsıkı sarılın. Dağılıp ayrılmayın.”

“Sizden; hayra çağıran, iyiliği (marufu) emreden ve kötülükten (münkerden) sakındıran bir topluluk bulunsun.”

30 Mart 2013 Cumartesi

Allah'ın Tarafında Olmak-Fuat Türker


Kimi insan dünya hayatına öylesine tutkuyla bağlıdır ki yaşı ilerlediği halde çocuk gibi davranır, bir türlü yaşlanmayı hazmedemez. Yıllara ve yaşlanmaya kafa tutmak, direnmek, diklenmek, karşı koymak gerektiğini söyler. Ona göre yaşlılığı kabullenmek ölüme atılan adımlardan ilkidir. Hatta kişi yaşadığı güzel hayat nedeniyle 'Allah'ın sevgili kulu' olduğunu düşünür. Ancak gerçek anlamda kulluğun sorumluluğunu üstlenmemiştir, yapması gerekenleri yerine getirmemiş, Allah'tan uzak yaşamıştır. Bu kişi kendince bir din yaşar; Allah ile manevi dünyasında konuştuğunu söyler, vicdanını rahatlatmaya çalışır.

Münafık Şeytanın Ruhunu Taşır-Fuat Türker


Mümin topluluğu içinde barınmaya çalışan kalbi hastalıklı münafıklar, beklentileri karşılanmadığı ya da müminlerin başına bir zorluk geldiği zaman, onlardan ayrılırlar. Böylece gerçek yüzleri ortaya çıkar. Allah birçok Kur'an ayetinde münafıkların karakterlerini tarif eder ve müminleri onlara karşı dikkatli olmaları yönünde uyarır.

Şeytanın ve münafıkların birçok ortak karakter özelliği vardır. Aralarındaki en önemli benzerlik kendilerini üstün görmeleridir. Şeytanı, Hz. Adem'e secde etmekten alıkoyan üstünlük kompleksi münafık karakterinin de özelliğidir.

Peygamberimiz (SAV) ile Ramazan-Fuat Türker


Mübarek Ramazan ayı, tüm inananlara bereket, hayır, huzur ve barış getirsin dilerim.

Bu Ramazan yine dünyada çatışmalar, karmaşa, yoksulluk ve açlık yaşanıyor. Özlem duyulan huzur ortamının oluşması için öncelikle inananların Kur'an ahlakını yaşamaları ve insanları da bu güzel ahlaka davet etmeleri gerekli.

Şahid Ol Ya Rab!-Fuat Türker


De ki: "Benimle aranızda şahid olarak Allah yeter; kuşkusuz O, kullarından gerçeğiyle haberdardır, görendir." (İsra Suresi, 96)

Yüce Allah ezeli ve ebedidir. Mutlak olandır. Zamandan ve mekandan münezzehtir. Geçmiş de gelecek de O'nun Katında birdir. Geçmişte olanı da gelecekte olacak olanı da bilir. Evreni yarattığı andan, yok edeceği son ana kadar herşeye şahit olandır.

Önde Gelenler ve Boyun Eğenler-Fuat Türker


Allah Katında insanı değerli kılan takva sahibi olmasıdır. Takva sahipleri Allah'tan korkup sakınan, Allah'ın her an kendileriyle birlikte olduğunun bilincinde olarak hareket eden müminlerdir.

Din dışı cahiliye toplumunda üstünlük ölçüsü "takva" değildir; aksine üstünlük kavramı zenginlik, makam, soy gibi yanlış kıstaslara dayanır. Bu toplumlarda, güç ve iktidar sahibi olan, insanları kendi görüşlerince yönlendiren, zenginliği ya da gücü ile tanınan kişiler vardır. Kur'an bu kişilerden, "kavmin önde gelenleri" olarak söz eder.

Myriam François: İslam Avrupa’ya yabancı bir din değil / PINAR DEMİR


23 Temmuz 2012
Avrupa’da iyi eğitimli, üst-orta sınıfa mensup, içinde yetiştiği toplumla bağlarını koparmamış genç Müslümanların sayısında kayda değer bir artış var. Myriam François-Cerrah bu profilin dikkat çekici temsilcilerinden biri. Cerrah’ın söyledikleri ise ezberleri bozacak cinsten...
Avrupa’da İslam ve Müslümanlara dair tartışmaların seçim kampanyalarını etkilediği bir süreci geride bıraktık. Bu sırada ‘Avrupa ve İslam’ kelimelerinin çoğunlukla artan yabancı düşmanlığı ve İslamofobya ekseninde yan yana getirildiğine tanık olduk. Her ne kadar Endülüs’ten bu yana Avrupa’nın yerel bir unsuru olsa da, İslam’ın sadece göçmenler ve azınlıklarla ilişkilendirilerek değerlendirilmesi yaygın bir alışkanlık hâline geldi. Oysa Fransa’daki seçim kampanyalarının da işaret ettiği üzere İslam harici bir faktör olmaktan çıkıp Avrupa’da gündem belirleyen ve ‘Avrupalı’ kimliğinin oluşumuna katkıda bulunan önemli bir referans olmaya doğru ilerliyor. İslam sadece göçmenlerin, yabancıların temsil ettiği bir fenomen değil, Avrupalı Müslümanlar sayesinde içeriye ait, yerli bir bileşen artık. Bu tespitin izlerini, sayıları her geçen gün artan Avrupalı yerli Müslüman’ın varlığında da görebiliyoruz. Özellikle Batı Avrupa’da iyi eğitimli, üst-orta sınıfa mensup, içinde yetistigi toplumla bağlarını koparmamış genç Müslümanların sayısında kayda değer bir artış gözleniyor. Myriam François-Cerrah bu profilin dikkat çekici temsilcilerinden biri.

29 Mart 2013 Cuma

İslam Tarihine Şekil Vermiş 10 Savaş


Bugünkü top 10 listemiz, İslam Tarihi’nde vuku bulmuş ve gerek sebepleri gerek sonuçlarıyla tarihte muazzam çığırlar açmış meydan muhabereleridir. Listemizde peygamber efendimiz'in (s.a.v) zamanında olmuş muharebeleri kapsam dışında tuttuk, çünkü her biri bir devrim niteliğindeki bu muhaberelerin hepsini listeye almak zorunda kalırdık. Yine de Dört Halifeler dönemindeki savaşların listemizde önemli bir yer tuttuğunu göreceksiniz. İşte İslam Tarihi'nde Önemli bir yere sahip Savaşlar:

Peygamber Efendimizi En Çok Üzen 10 Olay


Allah’ın son elçisi ve İslam’ın incisi peygamber efendimiz (s.a.v), çileli hayatında birçok üzücü olayla karşılaşmıştı. Yirmi üç yıllık nübüvveti son derece çetin sınavlarla geçmiş, fakat sonunda İslam’ın yeryüzünün son dini olmasını Allah’ın izniyle sağlamıştı.
Bu defa listemizde, peygamber efendimizin (s.a.v) hayatı boyunca karşılaştığı ve onu çok üzen on olay üzerinde duracağız. Peygamberler de birer insan olduğuna göre, onların da beşeri duyguları vardı. Kimi zaman sevinir, güler, kimi zaman üzülür ağlarlardı.

23 Mart 2013 Cumartesi

Toplumda Yerleşik Kur’an Dışı Sözler-Fuat Türker


Toplumda Yerleşik Kur’an Dışı Sözler-I

Kimi zaman düşünmeden bilinçsizce söyleniyor da olsa dine tamamen aykırı olan onlarca söz yerleşmiş toplumda. Duyduğunuzda bir anda irkilmenize yol açan, Kur'an'a ve dine karşı saygısız üslup içeren sözleri söyleyen kişiyi kesinlikle uyarmak gerekir. Neden yanlış olduğu açıklanmalı ve kişi Kur'an'la uyarılmalıdır.

Ahir Zaman'dan Asr-ı Saadet'e-Fuat Türker


Ahir Zamanla ilgili hadislerin zaman içerisinde aynen gerçekleşiyor olması, kaynağı konusundaki kuşkuları giderir. Peygamberimiz (sav)'in Ahir Zamana dair söylediği hadislere baktığımızda tümünün bugün birebir gerçekleştiğini ve yaşandığını görmek mümkün. O halde Resulullah'ın söz ettiği o "zaman" gelmiştir.