Lozan Konferansı başlamadan, İngiliz Ermeni Komitesi’nin Başkanı Aneurin Williams, Lord Curzon’a bir telgraf göndermiştir. Telgrafında : “Türkiye’deki tebaalarının bütün dostları, Ermenistan’ın özgürlüğü için size olan güvencelerini bildiriyorlar ” demiştir.
1918 yılı sonrasında en aktif ve önemli Ermeni kuruluşlarıyla ve bu kuruluşların seçtiği “Ermeni Cumhuriyeti Heyeti”, “Ermeni Milli Heyeti”, “Ermeni Birleşik Heyeti” üyeleri Aharonyan, Aleksandır Hadisyan, Noradunkyan ve Leon Paşalıyan (Genel Sekreter) Lozan Konferansı Müttefik Devletlerine sunduğu muhtıralar:
1. Genel savaş sırasında bütün Ermeniler, açık ve aleni olarak müttefiklere karşı olan görevlerini yapmışlardır.
2. Türkiye Ermenistan’ının kurulması, bütün müttefiklerin ve ABD’nin savaş amaçlarından birisi olmuştur.
3. Sevr Antlaşması, sizlerin kararı ve ABD Başkanının hakemliği ile kabul edilmiştir.
4. Büyük devletler, siyasi ve insani yönden değil, Türkiye Ermeniler’inin genel savaş içinde İtilaf Devletlerine yapmış oldukları sayısız hizmetler nedeniyle bize verdikleri vaatleri hatırlamalı ve gereğini yapmalıdır.
Bu birkaç belge dahi, kendilerine kucak açan, onları her türlü imkanlardan yararlandıran Osmanlı Devleti’ne karşın nasıl ihanet içerisinde olduklarını kanıtlamaktadır.
Lozan’daki İngiliz delegasyonuna tercüman olan Sir Andrew Rianı’in İngiliz Devlet Arşivi’nde bulunan özel evrakında: “Ermeni Milli Yurdu konulu konferansta üzerine büyük tartışmalara yol açmışsa da ciddi bir mesele değildi. Bu konu bir vitrin dekoru olarak ortaya atılmıştı. Bu meselenin içi de gerçekte mağaza camekanlannda raf raf gördüğümüz süt teneke kutuları kadar boştu. ” diye yazmıştır.
Lozan’da içi boş Ermeni vatanı için yer talebi, bir zamanlar Osmanlı İdaresinde Dışişleri Bakanlığı yapmış olan Ermeni Gabriel Noradunkyan’dan gelmiştir. Lozan’da İsmet Paşa’yı ziyaret eden Noradunkyan, Paşa’ya; “Biz Ermeni yurdu isteriz ” deyince, İsmet Paşa; “Nasıl şey o Ermeni yurdu? ” diye sorar. O da; “Türkiye’nin bir yerini ayıracaksınız” der. Paşa ona tekrar sorar;”Nereden istiyorsunuz?” Noradunkyan: ” Nereden olursa olsun, Ermeni yurdu olarak bize bir yer verin, biz orada toplanalım, orada yaşayalım. ” der.
İsmet Paşa, Noradunkyan’a verdiği cevap: “Türkiye’nin hiçbir yerinde bir Ermeni toprağı yoktur. ” olmuştur.
Türkiye, 24 Temmuz 1923 tarihli Lozan Antlaşmasıyla azınlık statüsünü onaylayarak, Ermenilere Türk vatandaşlarının sahip olduğu kişisel hak ve hürriyetlerinin tamamını kullandırmış ve o günden bugüne Türkiye’de yaşayan Ermenilerin hiçbir problemi olmamıştır.
Sivas vilâyetinde Ermeni çetelerden ele geçirilen çeşitli silâh ve mühimmat
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder