8 Şubat 2013 Cuma

Razgrad Mitingi ve MTTB’nin dönüşümleri-M.Latif Salihoğlu

Razgrad Mitingi ve MTTB’nin dönüşümleri

Kuruluşundan (1916) kapanışına (1980) kadar birkaç kez kimlik ve karakteristik özelliği değişen Millî Türk Talebe Birliği, 20 Nisan 1933’te İstanbul’da büyük bir gösteri (nümayiş) düzenledi. 
Bu hadise, “Razgrad Mitingi” ismiyle tarihin kayıtlarına geçti. 



Razgrad, Bulgaristan’da Müslüman Türklerin yoğun olarak yaşadığı bir şehir.
Kışkırtılan Bulgar gençleri, 17 Nisan gecesi bu şehirdeki Müslüman mezarlığına girip tahribat yaptılar.
Bu vahim hadisenin duyulması üzerine, Millî Türk Talebe Birliği de İstanbul’da bir gösteri düzenledi.
Yapılan “Razgrat Mitingi”nin ardından, ayrıca İstanbul’daki Bulgar mezarlığına siyah çelenk konuldu.
İstanbul’da üzücü başka da bir hadise yaşanmamasına rağmen, devrin tek parti yönetimi MTTB’yi cezalandırma cihetine gitti.
Gösterinin izinsiz yapıldığı gerekçesiyle, birliğin faaliyetleri muvakkaten durduruldu.
Bu süreçte, MTTB’nin başında-yıllar sonra Demokrat Parti içinde yükselecek olan-Tevfik İleri vardı.
Daha evvelden Türkçü-Turancı kimliği ağır basan MTTB, Tevfik İleri zamanında tedricî olarak dindar-muhafazakâr bir hüviyete büründü.
MTTB’nin, 1933-36 yılları arasında benzer mahiyette birkaç faaliyeti daha oldu: Yerli malları kullanmaya ağırlık vermek, yabancı dil istilâsına karşı Türkçe konuşma kampanyası düzenlemek, Çanakkale Şehitlerini anmak, Hatay’ın Türkiye’ye ilhakı için kamuoyu teşkil etmek gibi...
Ne gariptir ki, daha evvelden mâneviyattan yoksun duran MTTB’ye hiç ses çıkarılmazken, yukarıdaki türden faaliyetleri sakıncalı bulundu ve bu teşkilât 1936 senesinde kapatıldı.

Değişim devreleri
MTTB’nin geçirmiş olduğu devreleri kısaca şu şekilde sıralamak mümkün:
* 1916’dan 1920’ye kadar İttihatçılar’ın baskıcı, şovenist anlayışı doğrultusunda faaliyetlerde bulundu.
* 1926’dan 1933’e kadar Kemalist Türkçülük çerçevesinde hareket etti.
* 1933’den 1936’ya kadar “müsbet milliyetçilik” şeklinde ifade edilebilecek bir anlayış içinde aktif faaliyetlerde bulundu.
* 1936’dan sonra on yıllık bir kesinti/fetret dönemi geçirdi.
* 1946’dan 1960’a kadar Demokrat Partili gençlerin kontrolünde hizmet etti.
* Darbeden, yani 1960’tan 1965’e kadar CHP’li gençlerin kontrolü altına girdi. 
* 1965’ten kapatıldığı 1980’e kadar “Millî Görüş” çizgisinde hareket etti.

Tesadüfe yer yok
Fatiha’da 13 tevâfukları
Daha evvel iki ayrı yazı ile üzerinde durduğumuz “13 tevâfukları”na dair bir çalışma da Diyarbekir’den geldi.
Matematik muallimi Ahmet Bozkurt Ağabeyimizin göndermiş olduğu 17 maddelik çalışmayı bilvesile sizlere takdim ediyoruz.

1) Besmele 19 harfli ve besmelenin küçüğü bismillah bir kıraatte 13x13 ebcedî değerlidir. 
2) Hem Kur’ân’ın 351 ebcedî değeri 13’ün 27 katıdır. 27 ise Kur’ân’ın indiği gece Ramazan’ın 27’sine tam tevâfuk eder. 
3) “Fatiha”nın ebcedî değeri 494 hem 19’un katı hem ilk iki ve son iki rakamlarının toplamı 13’erdir.
4) Fatihanın 494 ebcedî değeri 13 ile 494+13= 13x13+13x13+13x13 tevâfukunu meydana getirir.
5) Kur’ân’ı indiren Cebrail’in ebcedî değeri Hz. Üstad’ın iki mübarek sayı dediği 13 ile 19’un çarpımı kadardır.
6) Hadisçe Kur’ân’n özeti dediği Fatiha’nın 494 ve Kur’ânın 351 ebcedî toplamları 13x13 + 13x13 + 13x13 + 13x13 + 13x13’dür. Hem 13x13’ün 5 kere gelmesi Fatiha’nın okunduğu günlük beş vakit namaza işaret eder.
7) Hem Kur’ân’ın bütün 114 sûre numaralı toplamı 114 sûre sayısıyla beraber (1+2+3+.........+114=13x19’un 27 kere tekrarı) Hem 13’ün hem 19’un hem Kur’ân’ın indiği Leyletül Kadr’in 27’si kadar çarpımına tam tevâfuk eder.
8) Bismillah’ın 169 =13x13 ebcedî değeri 19 ile beraber 13x13x19+ 13x13x19 +13x19 = 1+2+3+....+114 (sûre numaraları toplamı)  + 114 sûre sayısı.
9) Fatiha’nın ebcedî değeri 13x19+13x19=494’tür. Çift kere tekrar sayısı Fatiha’nın çift kere indiğine tevâfuk eder.
10) “Fatiha”nın ilk âyetinin şedde ile 585 ebcedî değerinin ilk iki ve son iki rakamları toplamı 13’er geldiği gibi Fatiha isminin 494 ebcedî değerinin de ilk 2 ve son 2 rakamları toplamı 13’tür. 
11) Hem Fatiha’nın 13 ile tevâfuku bulunan aynı 585 değerinin rakamlarının kareleri toplamı 114 sûre sayısına tam tevâfuk eder. (5’in karesi + 8’in karesi +5’in karesi =114 sûre sayısı) demek Fatiha’nın ilk âyetinin şeddeli bir ebcedî değeri 585’in rakamlarının kareleri toplamı sûre sayısı 114’e denk gelmesi Fatiha’nın hadisçe özeti olduğu Kur’ân’ın 114 sûresine tam tevâfuk eder. 
12) Fatiha’nın âyet sayısı 7’nin 13 kere tekrarı yine Fatiha’nın 19’un katı olan 494 ebcedî değeri ile beraber 585’e tevâfuk eder ki bu da Fatiha’nın ilk âyetinin şeddeli 585 değerine tam tevâfuk eder. (7x13+494=585 ) 
13) Kur’ân 7 âyetli Fatiha ile başlar. 605 sayfayla biter. İkisi terkip kaidesiyle 7605 terkibini meydana getirir. Gariptir bu anlamlı terkip Fatiha’nın ilk âyeti “Elhamdülillahi rabbil âlemin”in şedde ile 585 ebcedî değerinin 13 kere tekrarına tam tevâfuk eder. (7605 =13x585) 
14) Hem Fatiha’nın ilk âyeti şedde ile 585 ebcedî değeri 585=13x13+13x13+13x13+13+13+13+13+13+13’e tam tevâfuk ederek yine garip bir 13 tevâfukunu sergiler.
15) Hem hadisçe Kur’ân’ın özeti Fatiha’nın ilk âyetinin 585 ebcedî değeri 13 sırlı sayısı ile beraber 598 gelmesi Kur’ân’ın hakiki tefsiri Risâle–i Nur’un 598 ebcedî değerine tevâfuk ederek Risâle–i Nur’da da 13 ve 19 tevâfuklarına işaret eder. (598=23x13+23x13) 
16) Hem küçük bir besmele olan “Bismillah”ın bir ebcedî değeri 168’in 3 katının 13 kere tekrarı sûre sayısı 14 ile baraber 6666 gelmesi 6666 âyetli Kur’ân’a işaret eder.
168 (bismillah) x13+168 (bismillah) x13+168 (bismillah) x13+114 sûre sayısı = 6666 (Kur’ân’ın âyet sayısı) 
17) Hem küçük bir besmele olan Bismillah’ın bir kıraatteki 169 ebcedî değerinin 13x13 gelmesi yine 13’ler tevâfukunu 13 kere tekrar eder, gösterir.



Hiç yorum yok: