13 Şubat 2012 Pazartesi

El Cezeri ve Robotları (1136-1208), Artuklularda Teknoloji



‘’Mühendislik tarihinde El Cezeri’nin bu çalışmasının Önemini göz ardı etmek imkansızdır.Eser bizlere tasarım notları, üretim ve makinelerin monte edilmesine dair servet değerinde bilgiler sunuyor.’’ İngiliz mühendis Donald Hill

Bugün insanoğlunun en vazgeçilmez ihtiyaçlarından biri haline gelen bilgisayarın temelleri, bundan yaklaşık dokuz asır önce Müslüman bir bilim adamı tarafından atıldı. Küreselleşmenin en büyük etkenlerinden olan haberleşme ve insan hayatını kolaylaştıran mekanik ve elektronik aletlerin ilk örneklerini de yine bu müslüman bilim adamı veri. Yaptığı buluşlar ve ortaya çıkardığı yeniliklerle, sibernetiğin kurucusu, bilgisayarın babası unvanını kazanan ; su saatleri, su robotları, otomatik termos gibi yeryüzündeki ilk robot çalışmalarını gelişteren Anadolu’nun bu dahi mühendisi 1136-1208 yılları arasında yaşayan El Cezeri idi.

 Hayatı hakkında çok fazla bilgi olmayan ve yaşamı konusunda bilinenler de kendi kitabına yazdığı bir önsözden elde edilen El Cezeri, 1136’da Cizre-Diyarbakır’da doğdu. Adından anlaşıldığı üzere Dicle ve Fırat nehirleri arasında o zamanlar ‘Cezire’ adı verilen bölgede doğmuş olan El Cezeri, kendi ifadesine göre 1181-1206 yılları arasında, o zamanki adı amid olan Diyarbakır’da Artuklu hanedanın himayesinde bulundu. Kendisi de Artuklu Türklerinden olan Cezeri, 1205’te tamamladığı tek kitabını da Artuklu Emiri Nasirüddin Mahmud’un talebi üzerine yazdı.

Artukoğulları’nın sarayında 32 yıl Reis’ül Amal (başmühendislik) görevinde bulunan Cezeri, Artuklu emirlerinden Nureddin Muhammed (1167) ve oğulları Kutbeddin sökmen (1185) ile Nasirüddin Mahmud (1201) zamanında da saraydan ayrılmayarak çalışmalarını sürdürdü.

Sibernetik biliminin temellerini attı

Cezeri, en önemli çalışmaları haberleşme,denge kurma ve atarlama, insanlar ile makinlerde bilgi alışverişi ve kontrolünü sağlama gibi konuları kapsayan Sibernetik alanında alanında yaptı. Bilgisayarın dayandığı sistemin ve sibernetik biliminin temellerini atan Cezeri, sibernetiğin babalarından sayılan İngiliz nöroloji profösörü Dr. Ross Ashby’nin 1951’de ‘ÜstünDenge Durumu’nu ortaya atmasından sekiz yüz yıl kadar önce otomatik sistem kurmakla yetinmeyip, otomatik çalışan sistemler arasında denge kurmayı başardı.

Bilim Dünyasında Çığır Açan Eseri: Kitab-ı Hiyel


Eserinde yer alan bütün şekilleri bizzat çizen, renklendiren ve yaldızlayan cezeri’nin 6 bölümden oluşan kitabında kısaca şunlar yer alamktadır:

Birinci Bölüm: Cezeri, kitabının ilk bölümünde su saati, kadranlı su saati, saat-i müsteviye ve saat-i zamaniye hakkında 10 şekil vererek çalışmalarını anlatır.

İkini Bölüm: Bu bölümde çeşitli kapların yapılışını, tasarladığı 10 şekille dillendirir.
Üçüncü Bölüm: Bu bölümde kan alınması (hacamat) ve abdest alınması ile ilgili ibrik ve tasların yapılmasını yine 10 farklı şekilde göstererek anlatır.

Dördüncü Bölüm: Bu bölümde havuzları ve fıskiyeleri anlatır.

Beşinci Bölüm: Bu bölümde derin olmayan bir kuyudan veya akan bir nehirden suyu yükselten aletleri tasvir eder.

Altıncı Bölüm: Kitabın bu son bölümünde birbirine benzemeyen 5 farklı makineyi ortaya koyar.

Cezeri’nin bu meşhur eseri, 1974 yılında Donald R. Rill tarafından İngilezceye çevrildi ve ‘’Al Jazari’s Book of Knowledge of Ingenious Mechanical Devices’’ adıyla yayınlandı.

Buluşları ile çağına ışık tuttu

Cezere’nin tsarladığı özellikle su ve kandil saatleri gibi aletler, çok karmaşık bir yapıya sahipti. O dönemde elektrik gücü, manyetik güç, foton etkisi veya elektromanyetik güçler olmadığı için Cezeri, aletlerini yerçekimi kuvveti, su gücü ve basınç tesirinden faydalanarak çalıştırıyordu.

Saatler: Cezeri, saatler hakkındaki sistemlerini aynı mil üzerindeki bir gösterge ve onun üzerinden ucuna ağırlık asılı bir kayış geçen kasnak biçiminde tasarladı. Ağırlığın düşüş hızı yüzen bir cisimle kontrol ediliyordu. Kayışın öbür ucuna bağlanmış olan bu cisim ve içinde bulunduğu kap ağır ağır boşaltılıyordu.Belirli süreler içerisinde içi su dolu bir kova devriliyor, devrilince bir mandala dokunarak dişlinin bir diş ilerlemesini sağlıyordu.Cezeri, mandal dişli, palanga ve kaldıraçlardan oluşan sistemde, bugün motorlu araçlarda 
kullanılan karank milini ilk defa kullanmış oldu.

Tavus Kuşu Saati: Cezeri, kitabının birinci bölümünde yukarıdakinden başka on farklı saatin nasıl yapıldığını gösterdi.Bunlardan en önemlisi ve göze çarpanı, cephesi 420 santimetre yüksekliğinde olan ve 3 diş içerisinde anne,bab ve yavru tavus kuşları bulunan ‘’tavus kuşu saati’’dir. Cezeri’nin bu saatinin işleyişi şu şekildeydi: Her yarım saatte bir, sabit seviyeli bir kaptan akan su kayık şeklindeki kaba doluyordu. Suyla dolan kap devriliyor ve bu şekilde boşalna su bir çarkın dönmesini sağlıyordu. Çark dönünce alttaki tavus kuşu da dönüyor,yavrular kavga etmeye başlıyor, üstteki anne tavus kuşu ise 180 derece geri dönerek eski yerine geliyordu. Boşalan kap tekrar dolmaya başlayınca kabın içerisindeki şamandıra yükselerek anne tavus kuşunu yavaş yavaş döndürüyor, anne tavus kuşunun gagası da böylece dakikaları gösteriyordu.

Fil saati: Yine birinci bölümde anlattığı fil saati ise daha kompleks bir mekanizmaydı. Bu sistem de tavus kuşunda olduğu gibi her yarım saatte bir ejderhanın ağzına bir top düşüyor, bir filin üzerinde oturan adam bir sopa ile file vuruyor, elindeki sopa da saati gösteriyordu.
Aynı şekilde çalışan başka bir saat ise elinde tuttuğu bir balıkla karşısındakine bardak veren ‘’balıklı adam’’ diye isimlendirilen bir robottu.

Hacamat Makinesi: Cezeri’nin tasarladığı diğer bir alet ise kan aldırırken, (hacamat) alınan kanın miktarını ölçmek için kullanılan bir aletti. Şamandıralar yardımıyla kan miktarının ölçüldüğü bu sistem, elinde çubuk tutan bir kadın simgesinin kanın hacmini göstermesi şeklinde çalışıyordu.


Cezeri’nin, bunlar dışında tasarladığı bazı aletler de şunlardır: Otomatik yüzen kayık ve çalgıcılar, Birbirine şerbet ikram eden iki şeyh, Dört çıkışlı iki şamandıralı otomatik sistem, iki bölümlü testi (termos), Otomatik su akıtma, İkramda bulunma ve kurulma makinesi, Su çarkı kepçe mekanizması, Motor kompresör mekanizması, Su çarkı ve su dolabı.
Tasarladığı aletlerin büyük kısmı pratik faydalar içermekte olduğu gibi eğlendirme amaçlı aletler de tasarladı. İçinde su varmış gibi görünen ancak suyu boşaltılamayan su kapları ve boş gibi görünüp içinde su akıtan kaplar bunlardan bazılarıdır.

Hiç yorum yok: