4 Şubat 2013 Pazartesi

II. Abdülhamid'in asayiş dehası


Vahdettin Engin’in hazırladığı Asayiş raflardaki yerini aldı.

"Yanlışlıklar, hatalar, hatta haksızlıklar olabilir ve olmuştur. Fakat ben, her şeyi öğrenmek mevkiinde ve zaruretinde idim." (sf.35)

Kitapta Sultan II. Abdülhamid'in günümüzle çarpıcı benzerlikleri bulunan iç güvenlik politikası belgeleriyle göz önüne seriliyor.

Sultan II. Abdülhamid döneminin en çok konuşulan konularından biridir iç güvenlik. Sultan, 33 yıllık iktidarı süresince dış politikaya verdiği önem kadar iç politikaya da hassasiyetle ilgi göstermiş, birçok olaya yerinde ve zamanında müdahalade bulunmuştu. Onun bu hassasiyeti hem ülke içinde hem de ülke dışında hep eleştirilerin odağı haline gelmekten kurtulamamıştı. Peki neler yapmıştı II. Abdülhamid? Gündelik hayatın akışı içerisinde ulusal güvenlik adına ne tür kararlar almıştı? İrili ufaklı olaylar karşısında nasıl tavırlar gösteriyordu? Vahdettin Engin'in Yeditepe Yayınları'ndan çıkan Asayiş adlı kitabı tüm bu soruları belgeleriyle yanıtlıyor. Sultan'ın iç güvenlik politikasını gözler önüne seren kitap, şehir efsanelerine yer bırakmadan, ülke idaresi sırasında karşılaşılan hemen her tür sorun karşısında alınan kararları gözler önüne seriyor. Bu sorunlar, basit bir vakadan siyasi bir eyleme kadar çeşitlilik gösteriyor. Üstelik sadece İstanbul'la da sınırlı değil, Mekke'den Selanik'e kadar uzanıyor. İşte bu sorunlar karşısında Yıldız Saray-ı Hümâyûnu Başkitâbet Dâiresi'nden çıkan emirlerden bazı örnekleri sizler için derledik.

SEÇİLMİŞ BÖLÜMLER...

Şehit ailelerine ödül

Tokat postası evrakının eşkıya tarafından gasp edilmesi sırasında şehit edilen jandarma efradından çavuş ile sair bu yolda şehit olanların aileleri ile bilahare bu tarz hizmette bulunacaklara teşvik amaçlı olmak üzere ödüllendirilmeleri ve maişetlerinin temini gereği mahallinden gönderilen hususi bir mektupla bildirilmiş ve konu Yaver-i Ekrem Şakir Paşa hazretleri tarafından zat-ı şahanelerine iletilmiştir. Bu tarz bir uygulama pek münasip olduğundan bu yönde hükümetçe bir karar alınıp saraya sunulması Padişahımız Efendimiz Hazretleri'nin emir ve iradeleri gereğindendir.
Saray Başkâtibi
Süreyya
26 Eylül 1894
(sf.102)

'Emsaline ibret olsun'

Karahisar-ı Sahib'de Amedciler köyünde Berber Ahmed'in Azeb namında bir Ermeni tarafından katledilmiş olduğuna dair 4 Mart 1895 tarihli hususi sadaret tezkeresi zat-ı şahanelerince görülmüştür. Katilin yakalanıp emsaline ibret olmak üzere müstahak olduğu cezaya çarptırılması Padişahımız efendimiz hazretlerinin emir ve iradeleri gereğindendir.
Saray Başkâtibi
Tahsin
9 Mart 1895
(sf. 129)

Eşkıya ile mücadele

Yirmi iki seneden beri eşkıyalık yapan Rumeli muhacirlerinden Dedeci Ali, namı diğer Ahmed ile yandaşlarından biri yaralı, ikisi ise ölü olarak, Bigadiç Kaymakamı Rıhlet Bey, Karesi tabur ağası Ali ve bölük ağası muavini Osman ağalar tarafından Mecidiye köyünde ele geçirilmişlerdir. Bu hizmetlerinden dolayı adı geçen kişilerin ödüllendirilmesi uygun olacaktır. Dolayısı ile hizmeti geçenlerin lazım geldiği şekilde ödüllendirilmesi Padişahımız Efendimiz Hazretleri'nin emir ve iradeleri gereğindendir.
Saray Başkâtibi
Tahsin
5 Ağustos 1895
(sf. 138)

Polise siyah değnek

Avrupa'daki polislerin silah kullanma konusundaki salâhiyetleri bura polislerinde olduğu gibi sınırlandırılmadığı ve kayıt altına alınmadığı hâlde, Avrupa'nın birçok ülkesinde biri tarafından bıçak vesair yaralayıcı bir alet ile polise saldırıldığı durumda, polis tarafından savunma aracı olarak kullanılmak veya yasak bir toplu gösteri meydana geldiği hallerde halkı dağıtmak ve kanunlara itaate davet etmek manasına olarak yukarı kaldırmak üzere, polislerin elinde elli beş santimetre uzunluğunda, dört-beş santimetre çapında, siyah boyalı ve numaralı değnek bulundurulmakta ve bunun faydası da görülmektedir. Hal böyle olunca, burada dahi o tarz bir usulün kabul edilmesine yönelik derinlemesine bir araştırma yapılıp neticesinin arz edilmesi Padişahımız Efendimiz Hazretleri'nin emir ve iradeleri gereğindendir.
Saray Başkâtibi
Tahsin
1 Ekim 1895
(sf. 140)

Paris örnek alınmalı

(...) İstanbul'da çavuşlar dâhil olmak üzere bin dört yüz altmış dört polis vardır. Bu sayı, gayet cesur ve namuslu olmalarına dikkat edilerek, iki bine yükseltildiği takdirde yeterli olacaktır. Mesela Paris 'te asayiş memurlarının nüfusa oranı bu nispette olduğu gibi, aynı oran İstanbul'da da geçerli olursa asayişin temini için yeterli olacaktır. Polis sayısının iki bine çıkarılması yanında, maaşlarının her ay ödenmesi ve sahillerin muhafazasına memur olan istimbot ve sandallara da iki istimbot ve dört sandal daha ilâve edilmesi gerekecektir.(...)
Saray Başkâtibi
Tahsin
13 Eylül 1897
(sf.155)

Hıristiyanların eline geçen cadde

Galata'dan Tophane'ye kadar olan caddenin hemen her iki tarafındaki binalar ve gelir getiren mülkler geçen zaman içinde Hristiyanların ve yabancıların eline geçmiş bulunmaktadır. Bu durumun meydana getirdiği sakıncalara binaen artık daha ileriye gitmelerine izin verilmeyerek bir sınır getirilmesi ve öncelikle Tophane'den Beşiktaş'a doğru olan hanelerin yabancılara kiralanmasının kayıt altına alınması Padişahımız Efendimiz Hazretleri'nin emir ve iradeleri gereğindendir.
Saray Başkâtibi
Tahsin
14 Ocak 1899
(sf.160)

Amerika'ya firar eden Ermeniler

Diyarbakır ve Elazığ vilayetlerinden Amerika'ya firar etmekte oldukları anlaşılan Ermeniler'in firarlarına meydan verilmemesi lüzumu Adana vilayetinden bildirilmiştir. Bu konuda yapılması gereken uygulama şöyle olacaktır. Osmanlı ülkesi ile bütün alakasını kesip bir daha geri dönmemek şartıyla gidecek Ermeniler'e izin verilmelidir. Geri dönmeyeceği konusunda güvence vermeyen Ermeni'ye ise müsaade edilmemelidir. Osmanlı ülkesi ile alakalarını kesecekleri sözünü veren Ermeniler'in pasaportlarına ona göre kayıt konulması ve Ermeni Patrikhanesi'nin de bu durumdan haber edilmesi Padişahımız Efendimiz Hazretleri'nin emir ve iradeleri gereğindendir.
Saray Başkâtibi
Tahsin
15 Eylül 1899
(sf.167)

Alman hastanesindeki ajan

İstanbul 'daki Alman hastanesi hademesinden Oseb'in, Ermeni komitelerinden aldığı malumat ve talimatı Bitlis havalisindeki şerirlere tebliğ etmek ve zararlı evrakları ulaştırmakla görevli olduğu Bitlis vilayetinden bildirilmiştir. Söz konusu kişinin bu hareketlerine nazaran tevkif edilip cezalandırılması Padişahımız Efendimiz Hazretleri'nin emir ve iradeleri gereğindendir.
Saray Başkâtibi
Tahsin
6 Mart 1901
(sf.176)

Konak toplantılarına katılanları saraya bildirin

Bazı evlerde geceleri bir takım toplantılar yapılmakta olduğu üst üste gelen haberler vesilesi ile zat-ı şahanelerinin malumu olmaktadır. Bu tarz hareketler zaten yasak olduğundan böyle toplantılar yapılması, asla hatır ve gönüle bakılmayarak zabıtaca derhal men edilmelidir. Dâhiliye ve Zaptiye nezaretlerince bu uygulamaların sürdürülmesine özen gösterilerek, hangi konakta toplantı yapıldığının ve katılanların saraya bildirilmesi Padişahımız Efendimiz Hazretleri'nin emir ve iradeleri gereğindendir.
Saray Başkâtibi
Tahsin
27 Mart 1901
(sf.179)

Masonlarla işbirliği yapan muhalifler

Paris 'te bir ihtilal komitesi mevcut olup bunun riyasetinde Malato namında bir anarşistin bulunduğu, bu adamın Mason olduğu ve bu komitenin bazı mahfiller ile münasebette bulunduğunun tahmin edildiği zat-ı şahanelerine ihbar edilmiştir. Bu komitenin mensupları ile hal ve hareketlerinin araştırılması için taraf-ı sadaretinizce gereken faaliyetlerde bulunulmalıdır. Ayrıca zaptiye yetkililerine de lazım gelen gözetleme ve denetleme işlemlerini yerine getirmeleri hakkında malumat verilmesi Padişahımız Efendimiz Hazretleri'nin emir ve iradeleri gereğindendir.
Saray Başkâtibi
Tahsin
10 Mart 1908
(sf.259)

KÜNYE
Yazarı: Vahdettin Engin
Türü: Araşıtırma
Sayfa: 271
Basım: Ocak 2013
Yayınevi: Yeditepe Yayınları

ERDAL DOĞAN - BUGÜN GAZETESİ 

Hiç yorum yok: