12 Şubat 2013 Salı

Din değiştirme adı altında Osmanlı'ya karşı uluslararası tezgâh kuruldu-Erhan Afyoncu

Mısır'da bir din değiştirme hadisesi yüzünden büyük olaylar çıktı.
19. yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu'nda da bu gibi meselelerden dolayı hadiseler meydana gelir ve bu durum imparatorluğa müdahale için kullanılırdı
Birinci Murad tarafından 1387'de fethedilen Selanik'te 19. yüzyılın sonlarına gelindiğinde Batılı devletlerin müdahaleleri yüzünden huzur kalmamıştı. Genç tarihçilerden Nihal Metin'in yaptığı arşiv araştırmasında bu dönemde din değiştirme ve masum bir aşk hikâyesi diye ortaya çıkan hadisenin uluslararası bir oyun olduğu ortaya çıkmıştır.

Aşık olup Müslüman oldu
Selanik'in Avrethisar kazasından Stefana adlı Bulgar kızı, 1876'da bir Müslüman'a aşık olunca Müslümanlığı kabul etmişti. Stefana, bu arada Müslüman olduğunu Selanik kadısına onaylatmak için trenle Selanik'e doğru yola çıkmıştı. Ancak her ne hikmetse Stefana'nın geldiğini haber alan Bulgar çeteleri, tren istasyona gelir gelmez kızı yakaladılar.
Kızın gitmek istememesi ve istasyondakilerin de müdahalesi üzerine kısa süreli bir arbede yaşandı. Ancak Bulgar çeteciler, üstü yırtılan kızı Rus asıllı Amerikan Konsolosu Perikli Lazari'nin evine götürdüler. Kısa bir süre sonra Bulgar çetelerinin faaliyeti kulaktan kulağa yayıldı. Selanikli Müslümanlar ihtida etmiş, yani din değiştirmiş Stefana'yı kurtarmak için Selanik hükümet konağının önünde toplandılar.
Konsoloslar katledildi
Durumun kötüyle gittiğini gören vali konsolostan kızın teslimini istedi. Ayrıca halkı teskin edici konuşmalar yaparak meydanı boşalttırdı. Ertesi gün Amerikan konsolosunun kızı vermeyeceğini bildirmesiyle birlikte Müslümanlar Saatli Camii'de tekrar toplandılar. Halkı yatıştırmak üzere camiye konsolosların gelmesi ise ortamı daha da gerdi. Kışkırtmalar sonucu kalabalık galeyana gelerek Fransa Konsolosu Jules Moulin ve Almanya Konsolosu Henri Abbot'u katletti.
Konsolosların öldürülmesi üzerine mesele uluslararası bir hale geldi. Fransa, Almanya başta olmak üzere Rusya, Avusturya ve İtalya, Selanik limanına savaş gemileri gönderdiler. Osmanlı Devleti'nden en kısa sürede faillerin yakalanmasını ve en ağır şekilde cezalandırılmasını istediler.
İstanbul'dan Selanik'e gönderilen görevlilerin araştırması ilginç sonuçları ortaya çıkardı. Müslüman oldum diye ortaya çıkan Stefena'nın geçmişi pek de temiz değildi. Stefena, Müslüman olmadan önce gayrimeşru ilişkilerinden hamile kalmıştı. Ayrıca Saatli Camii'de halkı galeyana getirenler, Müslümanlar değil Bulgar çetecileriydi. Konsolosları öldürenler arasında Bulgar çetecileri ve subayları da vardı. Hadiseye karışanlardan altı kişi idam edildi. Suçluların bir kısmı da sürgüne gönderildi.
Osmanlı devlet adamları dış politikada ellerini güçlendirmek için Batı basınında Osmanlı yönetimi aleyhine çıkan olumsuz haberleri azaltmaya ve meselenin ortalığı karıştırmak için Bulgar çeteciler tarafından tezgâhlandığını haber yaptırtmaya çalıştılar. Bunun dışında katledilen Fransız ve Alman konsolosların ailelerine 40 bin Osmanlı altını da verilerek, Avrupa kamuoyunun gönlü alınmaya çalışıldı.
Basit bir aşk hikâyesi olarak başlayan bu hadise aslında Osmanlı Devleti'ni uluslararası alanda sıkıştırmak için bir tertipti. Müslüman olan Selanikli Hristiyan kızdan daha sonra bir daha haber alınamamıştı.
Batı basını ikna edildi
Osmanlı Devleti Batı kamuoyundaki tepkileri yatıştırmak için suçluları hemen cezalandırmıştı. Ancak Batı basınında devamlı Osmanlı aleyhtarı yazılar çıkıyordu. Konsolosların cenaze törenlerinde tepkiler iyice arttı. Bunun üzerine Osmanlı yönetimi Avrupa basınında aleyhimize yazılar yazılmasını engellemeye çalıştı. Paris elçimizin gayretleriyle, Paris gazetelerinde Osmanlı lehinde haberler çıkmaya başladı.
Paris elçimiz Dışişleri Bakanlığı'na gönderdiği telgrafında, "Selanik hadisesi hakkındaki gelişmeleri haber veren mektubu alır almaz harekete geçtiğini, Paris gazetelerinde olayın Bulgar çeteciler tarafından kışkırtıldığı haberinin yer alması için çalıştığını, gayretleri sonucunda gazetelerde Osmanlı memurlarını öven ve olayda Bulgar çetecilerin sorumlu olduğunu kabul eden yazılara yer verildiğini; böylece Fransa kamuoyunun Osmanlı lehine kazanıldığını" rapor etmişti.
Selanik
Osmanlı İmparatorluğu'nun en önemli sancaklarından olan Selanik'in nüfusu, 19. yüzyılın sonlarında 1 milyona yakındı. 1885'te Selanik Sancağı'nda 494 bin Müslüman, 243 bin Rum, 222 bin Bulgar ve 37 bin Yahudi yaşıyordu. Selanik, Osmanlı'nın Avrupa'ya açılan kapısı, önemli bir ticaret merkezi ve önemli bir limandı.
En uzun yüzyıl
Başta devlet adamlarımız olmak üzere okuma-yazma bilen her Türk'e İlber Ortaylı hocamızın "İmparatorluğun En Uzun Yüzyılı" adını verdiği Türkiye'nin 19. yüzyıl tarihini bütün teferruatıyla okutmak gerekir. Birçok problemimizin kaynağı 19. yüzyıldadır. Günümüzde cereyan eden birçok mesele geçen asırda da hemen hemen aynı şekilde yaşanmıştı.

Hiç yorum yok: