28 Şubat darbesi sonrası başlayan kamu maliyesi soygunu ülkeyi krize sürükledi. Faiz fırladı, Hazine'nin borç yükü çoğaldı, bütçe açığı 14 kat arttı, kamu borcunun gelire oranı % 92'ye çıktı. Kamu bankalarının içi boşaltıldı
Siyaseti ve toplumu dizayn etmeye çalışan 28 Şubat darbesi ekonomiye de ağır fatura çıkardı. 1997'den sonra başlayan kamu maliyesi soygunu, lobinin 'irtica geliyor' diye korku salarak faizleri üç haneye çıkartması, yüksek faizlerle bütçe giderlerinin şişmesi, hortumlanan kamu bankaları ekonomiyi adım adım 2001 krizine sürükledi.
28 Şubat 1997-21 Şubat 2001 tarihleri arasında geçen 5 yıllık süreç Türk ekonomi tarihine tam bir ekonomik ve finansal yıkım olarak geçti. Yani darbenin faturası 300 milyar doları geçti.
HAZİNE'YE BALTA
İlk fatura da Hazine'ye çıktı, faiz üç haneye çıktı. 1997'nin şubat ayında yüzde 106'yla borçlanan Hazine'nin borçlanma maliyeti artarak yüzde 193'leri gördü. Faiz 5 yıllık süreçte neredeyse hiç çift haneye inemedi. Faizin yükü bütçeye yansıdı, vatandaş fakirleşti.
FAİZ BÜTÇEYİ DELDİ
Yüksek faiz ödemeleri bütçenin dengesini bozdu. 1999'da bütçeden faize 1.4 milyar lira ödenirken bu rakam 2001'de 41 milyarı aştı. Faiz ödemelerinin milli gelire oranı 1997'de yüzde 7.7 seviyesindeyken 1998'de 11.5, 1999'da 13.7, 2000'de 16.3, 2001'de 23.3 seviyesine yükseldi.
Milli gelir 1997'de 194.1 milyar dolar tutarken 2001'de 180.3 milyar dolara geriledi. Bütçe açığı 5 yılda 14 kat arttı. 1997'de 2.2 milyar lira olan bütçe açığı, 1999'da 9 milyarı geçti.
2000'de 13.2 milyara, 2001'de ise 29 milyara çıktı. Bütçe açığının milli gelire oranı 1997'de yüzde 11.3 seviyesindeyken, 1999'da 13, 2000'de 12.7 ve 2001'de 17.4'e yükseldi.
Enflasyon % 70'lerde
ENFLASYON uzun süre çift hanede kaldı. 1997'de yüzde 99.1'lere kadar yükselen TÜFE 2001'de yüzde 68.5 seviyesindeydi. Enflasyon ancak 2003'ten sonra tek haneye inebildi.
Görevleri zarar etmek
EKONOMİ bu süreçte 'görev zararı' kavramıyla tanıştı. Darbe sonrasında işbaşı yapan hükümetlerin direktifleriyle kamu bankalarının kasaları boşaltıldı. Hazine düzensiz ve popülist olarak verilen bu paraları ödeyemeyince bu paralar faiziyle birlikte katlandı.
Ziraat Bankası'nın görev zararı 1.1 milyar liradan 12.1 milyar liraya çıktı. Halkbankası'nın görev zararı 10 milyar lirayı geçti. Siyasilerin gözdesi Emlakbank, 2000'de özkaynakların tamamen yitirmiş bir bankaya dönüştü ve sonunda kapısına kilit vuruldu.
Borçlar tavan yaptı
KAMU maliyesindeki açıklar dış borcu da iç borcu da artırdı. 1997'de 84 milyar $ olan dış borç miktarı 2001'de 113 milyar $'a çıktı. İç borçlar 6.2 milyar liradan 122 milyar liraya yükseldi.
Kısa vadeli borçlar ciddi biçimde artmaya başladı. 1999'da birçok uluslararası kuruluşun kriz kabul ettiği dış borcun milli gelire oranı yüzde 50'lik sınır aşıldı. 2001'de ise milli gelirdeki erimenin de etkisiyle bu oran yüzde 94'e çıktı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder