İspanyollar’ın 1492 Cristof Colomb’un Amerika’yı keşfinden sonra Karayipler’de yaptıkları olaylara tanıklık eden, zamanın bir İspanyol misyoneri Bartolome de las, Casas bölgesinde, kendi gördüklerini not ettiği yazılarında, sömürgecilerin yerlilere karşı yaptıkları katliamlarala ilgili şunları belirtiyor.
“Bir gün Las Casas önlerinde İspanyollar, 3.000 kişinin kellelerini kesiyorlardı, organlarını parçalıyorlardı ve ırzlarına geçiyorlardı. Ben hayatımda bu kadar barbarlığın benim insanlarım tarafından yapıldığının hiçbir örneğine hiç bir zaman bir anı olarak şahit olmadım” diyor ve yazısına şöyle devam ediyor, “İspanyollar, kendilerinden kaçan çocukların bacaklarını koparıyorlar, insanları kaynayan kazanlara atıyorlardı. İnsanları iki parçaya ayırıyorlardı, yerlileri bir kancaya domuz asar gibi asıyorlar ve kızartıyorlardı. Kızaran insanları ise köpeklere yiyecek olarak veriyorlardı”
1519 yılında İspanyol Cortez’in Meksika’yı fethetmesi ile birlikte, ilk başta 12. milyon yerli nüfusu olan Meksika’da, 1600 yılına gelindiği zaman ancak 1 milyon yerli hayatta kalmıştı. İspanyollar, Meksika’nın California bölgesini egemenlikleri altına aldıkları zaman 700 bin olan bölgedeki yerli nüfusu ise 1845 yılında yerlilere yapılan soykırımlardan dolayı 200 bin kişiye düşmüştü.
Latin Amerika’da yapılan soykırımlarla ilgili araştırma yapan Hans Koning, İspanyollar’ın ve İngilizler’in, Amerika’da işgal ettikleri bölgelerde yerlilere bakış açılarını şöyle açıklıyor:
“Daha herşeyin başlangıcında, İspanyollar, Amerikalı yerlileri doğal köle olarak gördüler, yerlileri yakaladıkları zaman gemilere yükleyip istedikleri istikamete istedikleri gibi götürebilecekleri herhangi bir şey, ekonomik ihtiyaçlarını karşılamak için ölene kadar çalıştırılacak bir mahluk gibi görüyorlardı ama İngilizler bunun tam tersini yapacaklardı. İngilizler, yerlileri hiç bir şeye kullanmayacaklarını düşünüyorlardı ve İngilizler arasında doğallığı onaylanmış bir şekilde kabul edilen konuya göre de, yerlileri Şeytana tapan insanlar olarak görüyorlardı. Yerlileri katletmenin gerekliliğine inanıyorlardı” demektedir.
Bir veriye göre İspanyol Colombus’un Amerika kıtasına ayak bastığı zaman ve daha sonra 48. Birleşik Devletler bölgesine girecek olan bölgede 12. milyon yerli yaşıyordu. 400 yıl sonra ise yerli nüfusun %95’, soykırıma uğratılarak sayıları sömürgeciler tarafından 200 bin kişiye düşürülmüştü.
SALGIN HASTALIK YOLUYLA KATLİAM
Yerlilere ilişkin İngiliz sömürgecilerin, öldürme amaçlı işledikleri soykırımlarda, insanları vurarak öldürmelerinin dışında, sömürgecilerin Amerika kıtasına bilerek yaydıkları çiçek hastalığının da büyük payı vardı. 1607 yılında, Rio Grande ve Virginia bölgesini sömürgeleştirmek için gelen İngilizler’in hazırladıkları bir raporda da durum su yüzüne çıkıyordu. Buna bir örnek verecek olursak, hastalıklardan ve öldürme olaylarından önce bölgede yaşayan Powhatans yerli kabilesinin nüfusu 1600 yıllarında 50.000 iken, İngilizler’in hastalık yayarak yerlileri soykırıma uğratmaları sonucu, 1607 yılında Powhatanslar’dan geriye ancak 5.000 kişi hayatta kalmıştı.
1607 yılında Jamestown bölgesini işgal eden İngilizler, bölgede yakaladıkları her yerliyi kayıtsız şartsız öldürüyorlardı. Bu konuda Tarihçi David E. Stannard şöyle diyor;
“Yüzlerce yerli hiç yoktan meydan gelen saldırılarda katledildiler. Diğer yüzlercesi ise çeşitli entrikalarla zehirlenip öldürüldüler. Yerlierin kanoları paramparça edildi. Bütün tarım alanları yaıkıp yıkıldı. Ne zaman yerliler barış istediyse hep İngilizler tarafından sahte bir anlaşma yapıldı ve ardından da İngilizler barış zamanında olduğunu sanan yerlilere beklenmedik bir biçimde tekrar saldırdılar. Çünkü sömürgeciler yerlileri yeryüzünden silmek istiyorlardı. Onun için yerlilere karşı her türlü öldürme olayını kendilerine reva gördüler, yerlilerin ekin alanlarını da sırf yerlieri aç bırakarak yok etmek için yaktılar” demektedir.
Bir başka tarihçi Tzvetan Todorov’un yerlilere yapılan soykırımla ilgili vardığı sonuçta; “Amerika’daki yerlierin yok edilmesi dünyada gelmiş geçmiş en büyük soykırım olaylarıdır” demektedir.
Amerika’daki Avrupa kökenli sömürgecilerin, yerlilere soykırım uygulamasına ilişkin Amerikan devlet başkanıTheodore Roosevelt’in Amerikalılar’ın yerlilere yaptıkları katliamlarla ilgili söylediği söz, Amerikalılar’ın yerlilere karşı beslediği soykırımcılığı çok iyi özetliyordu. Roosevelt, yerlilerle ilgili olarak ırkçı ve soykırımcı görüşlerini anlattığı bir konuşmasında “Ben en iyi yerli ( Kızılderili) ölü yerlidir, diyecek kadar çok ileri gitmek istemiyorum am onda dokuz öyledir” demekteydi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder