28 Şubat sürecinin, siyasete yönelik bir askeri darbeden öte bir ekonomik darbe olduğu, banka hortumcularınca, hileli iflaslarla, kimi siyasetçibürokratların işbirliğiyle halkımızın sırtını en az 250 milyar liralık bir faturanın çıkarıldığı konuşuluyordu.
Savcıların titiz çalışmaları sonucu, ikinci ayak bombasının patlamasına az zaman kaldığı duyuluyor.
28 Şubat post-modern darbesinin 'ekonomik talan' adıyla 2. ayak soruşturmasının yakınlarda ses vereceği, bu çalışmaların omurgasını Türk Ticaret Bankası ihalesinin oluşturacağı öne sürülüyor. Meclis Darbeleri Araştırma Komisyonu tarafından savcılığa teslim edilen raporun savcılar tarafından dikkatle incelendiği, halkımızın sırtına binen yaklaşık 250 milyar liralık faturanın da hesabının sorulacağı bildiriliyor.
2013 yılının Ağustos ayına kadar ses verecek ikinci ayak soruşturmasında ekonomik talana yol açan kimlerse? Yargının kıskacına girecek:
* 28 Şubat'a ilişkin, siyasetçi, asker ve üst düzey bürokratların hesap hareketleri.
* Batı Çalışma Grubunun finans kaynakları, Batan ve batırılan bankaların arka planında yer alan siyaset ve bürokratlar,
* Fon'a devredilen bankalardaki yöneticilerle ilgili gelişmeler''soruşturmaya konu olacak.
MESUT YILMAZ DÜŞTÜ
4 Ağustos 1998 tarihinde yapılan Türk Ticaret Bankası ihalesine mafyanın karışması, Mesut Yılmaz'ın Başbakanlıktan düşmesine neden olmuştu. O dönemi kısaca hatırlayalım:
28 Şubat darbesi sonucu, 20 Haziran 1997'de Mesut Yılmaz, başbakan oldu. 25 Kasım 1998'de Türkbank'ın ihalesine fesat karıştırıldığı gerekçesiyle Başbakan Yılmaz için verilen gensoru önergesi, kabul edilince, hükümet düştü. İşadamı Korkmaz Yiğit, 1990'lı yılların başında İstanbul'da gerçekleştirdiği üstgelir grubuna dönük inşaat projeleriyle adını duyurdu. 1995 yılından itibaren itibaren farklı sektörlerde büyümeyi seçen Yiğit, Bank Ekspres'i satın aldıktan sonra Kanal 6, Kanal E ve Genç TV televizyon kanalları ile Yeni Yüzyıl, Milliyet gazetelerini Holding bünyesine kattı.
Ağustos 1998'de yapılan Türk Ticaret Bankasının ihalesini en yüksek kazandı.
İhalenin Yiğit'te kalması için Alattin Çakıcı'nın devrede olduğuna ilişkin bir kaseti o dönemin CHP milletvekili Fikri Sağlar, CHP genel Başkanı Deniz Baykal'ın bilgisi dâhilinde açıklayınca, ortalık karıştı. İşadamı Korkmaz Yiğit, 24 Ekim 1998'de yayınlattığı bir kasetle yeni bombaları şöyle patlattı: Merkez Bankası Başkanı Gazi Erçel bana 'Türk Ticaret Bankası'yla ilgilen' dedi.
Milletvekili Jefi Kamhi'yle beraber 30 Haziran günü Meclis'te Başbakan Mesut Yılmaz'la konuştum. İşadamı Kamuran Çörtük'ü Türkbank ihalesine birlikte girmeyi önerdim.
Daha sonra Çörtük bana 'Biz bunu senin 380 milyon dolara almanı sağlayacağız. Ancak sen de bize ya Genç TV'yi alıp vereceksin ya da Flash TV'yi almamız lazım. Orada bize kredi vereceksin' dedi ben de kabul ettim. Çörtük bana ihaleye girmemesi için Mesut Yılmaz'ın, sözünden çıkmaz dediği Ö.., Güneş Taner'in de Ö..,'yü ikna edebileceğini söyledi. İhale rakam 400'ün üzerine çıkınca Ali Balkaner'i aradım, 'Ortaklığın söz konusu olabilir mi?' diye sordum, bana 'Çık' dedi.
Yine Kamuran Çörtük'ü aradım, ihale 600 milyon dolara çıkıyor deyince, 'Adam,Ö. söz verdi, ama sözünde durmadı, o zaman çık ve al' dedi. Bankayı 600 milyon dolara aldım.
Çörtük, bana 380 milyon doların üzerindeki miktara hükümetin katkı sağlayacağını söyledi.
Güneş Taner 'Emlak ve Vakıfbank'tan teminat mektubu temin et, Mehmet Karamehmet'le konuş' dedi. Daha sonra Güneş Taner'in evinde Karamehmet ve Osman Berkmen'le bir araya geldik. Başbakan 'Hayırlı olsun' dedi.
Başbakan Mesut Yılmaz, Milliyet'i almam için beni teşvik etti. Gereken 200 milyon doları Ö..
Yapı Kredi'den bulacağını söyledi, ses çıkmadı.
Başbakanlıktan düşen Mesut Yılmaz, Yüce Divan'da yargılandı.
Ceza alacaklardı. Çıkan Rahşan Affı sonucu kurtuldu.
NOT: Türk Ticaret Bankası soygununa paralel, Nesim Malki cinayetinin de perde önüne konmasının zamanı geldi...
SONUÇ: Eski Başbakan Tansu Çiller, 28 Şubat darbesinin ülke ekonomisine 251 milyar TL'ye mal olduğunu ve bu faturayı maalesef milletin ödemekte olduğunu söyledi. 20 banka '1997-2001' krizinde fona geçti; devlete olan zararı rakamsal olarak 17,3 milyar dolar ve bu zararı kapatmak için yüklenen faiz miktarını da düşünürsek devletin zarar durumu iki katına kadar çıkmaktadır.
Batan, batırılan bankalardan dolayı ortaya çıkan borçları TMSF halen tahsil etmek için uğraşıyor.
Kaçan, kaçırılan milyarların hesabının sorulmasına, garip gurebanın ve yetimlerin akan gözyaşlarının yerde kalmayacağına tanık olacağımız günler yaklaşıyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder